Temiz Yaşam

Bir çocuk sokakta dilenen bir evsiz adamı görür.
Yanına oturur ve sohbet etmeye başlarlar. Adam oldukça naziktir. Sohbet sırasında çocuk, bankaya para yatırmaya gittiğini söyler. Adam çocuk kalkarken sorar:

“Evlat, birkaç dolarını bana verebilir misin?”

Çocuk hemen sorar:
“Uyuşturucuya falan harcamayacaksın, değil mi?”

Adam cevaplar:
“Yok evladım, sadece yemek ve içecek. Tertemizim ben.”

Çocuk kaşlarını kaldırır:
“İçecek mi dedin? Alkol almayacaksın yani?”

Adam başını sallar:
“Hayır evladım. Karım öldüğünden beri bir damla içmedim, nur içinde yatsın.”

Çocuk devam eder: Okumaya devam et

Koş Rahibe Koş!

İki rahibe sokakta yürüyormuş.
Bir adamın onları takip ettiğini fark etmişler.

Yaşlı ve daha deneyimli olan Rahibe Michael, genç ve saf Rahibe Patrick’e demiş ki:
“Şu ilerideki kavşağı görüyor musun? Sen sola, ben sağa döneyim. İkimizin peşinden aynı anda gelemez. Manastırda buluşuruz.”

Rahibeler ayrılmış, adam da Rahibe Michael’ın peşine düşmüş.

Bir süre sonra Rahibe Patrick manastırda endişeyle beklerken Rahibe Michael yalnız başına gelmiş.

“Tanrıya şükür, sağ salim döndün!” demiş Patrick.
“Peki ya o adam ne oldu?”

Rahibe Michael gayet sakin bir şekilde cevaplamış: Okumaya devam et

Güve Gibi Hissediyorum

Bir adam dişçiye girer ve resepsiyoniste der ki:
“Kendimi bir güve gibi hissediyorum.”

Resepsiyonist şaşırarak cevaplar:
“O zaman muhtemelen sokağın köşesindeki psikoloğa gitmelisiniz.”

Adam başını sallar:
“Biliyorum.”

Resepsiyonist merakla sorar:
“E peki neden buraya geldiniz?”

Adam cevaplar:
“Işık açıktı, neden gelmeyeyim ki?”

Ayna Ayna Söyle Bana

İki sarışın yan yana sokakta yürüyormuş.

Bunlardan biri yerde kırık bir ayna parçası görmüş, hemen alıp içine bakmış ve demiş ki:
“Bu kızı bir yerden tanıyorum ama nereden hatırladığımı çıkaramıyorum…”

Diğeri aynayı elinden kapmış, içine bakmış ve şöyle demiş:
“Salak! O benim!”

Ne güzel köpeğin var

Bir deli, sokakta yürüyormuş; arkasından da tasmasında bir tuğla sürüklüyormuş.

Bir polis onu görünce kendi kendine demiş ki:
“Şuna biraz takılayım, dalga geçelim…”

Polis adama yaklaşmış ve demiş ki:
“Vay! Ne güzel köpeğin var!”

Adam ciddi bir ifadeyle cevaplamış:
“Sen kafayı mı yedin? Bu bir tuğla!”

Polis bozulmuş, sinirlenerek uzaklaşmış.

Adam başını tuğlaya çevirmiş ve şöyle demiş:
“Gördün mü Rex, kandırdık keratayı!”

Aslanla Bir Gün

Bir adam sokakta bir aslanla yürüyormuş.

Bir polis onu görmüş ve demiş ki:
“Hey! O aslanla burada yürüyemezsin. Hemen hayvanat bahçesine götür onu!”

Adam başını sallamış ve uzaklaşmış.

Ertesi gün, aynı polis adamı yine sokakta aslanla yürürken görmüş.

“Hey! Sana o aslanı hayvanat bahçesine götürmeni söylemiştim!”

Adam gülümseyerek cevaplamış:
“Götürdüm. Bugün de sinemaya götürüyorum!”

Avukatın Cömertliği

Bir gün bir avukat limuzinle giderken yolda ot yiyen bir adam görür. Şoförüne durmasını söyler. İner ve adama sorar:
“Niye ot yiyorsun?”

Adam cevaplar:
“Çok fakirim, yiyecek alacak param yok.”

Avukat:
“Yazık sana, gel bizim eve gel.” der. Okumaya devam et

Dipsiz Delik

İki adam bir gün yolda yürürken kenarda derin bir çukur görürler. Meraklanıp yaklaşırlar. Aşağı baktıklarında dibini göremezler.
Biri der ki:

“Vay canına, bu ne kadar derin böyle?!”

Ne kadar derin olduğunu anlamak için birkaç taş atarlar. Kulak verirler… hiçbir ses gelmez.

Bunun üzerine daha büyük bir şey atmaya karar verirler ve etraftan buldukları koca bir beton bloku çukura yuvarlarlar. Atarlar, dikkatlice dinlerler…

O sırada bir ses duyarlar ama çukurdan değil — arkalarından!
Hızla dönerler ve şunu görürler:

Başını eğmiş bir keçi, sanki roket gibi üzerlerine doğru geliyor! Ayakları yere neredeyse değmiyor, o kadar hızlı koşuyor!

Adamlar son anda yere atlayarak kenara çekilirler.
Keçi, tam gaz ilerleyip doğrudan çukura uçup gider ve kaybolur.

İkisi de derin bir nefes alır:

“Az kalsın biz de onunla birlikte çukura gidiyorduk! Hadi buradan uzaklaşalım…” Okumaya devam et

Tavşan ve Yılan

Bir gün ormanda küçük bir kör tavşan ile kör bir yılan karşılaşmış. Hiçbirinin gözü görmediği için ne tür bir hayvan olduklarını bilmiyorlarmış.
Birbirlerini dokunarak tanımlamaya karar vermişler, böylece her biri ne olduğunu öğrenebilecekmiş.

Önce yılan, dilini kullanarak tavşanı hissetmiş.

“Hmm… yumuşaksın, tüylüsün ve burnun nemli… demek ki sen bir tavşansın!” Okumaya devam et

Sigortacı

Bir adam sigorta ofisine girer ve sorar:
“İş başvurusu yapmaya geldim.”

Görevli cevaplar:
“Üzgünüm, şu anda elemana ihtiyacımız yok.”

Adam gülümseyerek:
“Beni işe almamak gibi bir lüksünüz yok. Ben dünyanın en iyi satıcısıyım. İstediğim kişiye, istediğim şeyi, istediğim zaman satarım!”

Görevli biraz da alayla:
“Pekâlâ, elimizde kimsenin satamadığı iki potansiyel müşteri var. Eğer sadece birine bile satış yaparsan, işi alırsın.”

Adam çıkar, yaklaşık iki saat sonra geri gelir. Elinde iki çek: biri 25.000 dolar, diğeri 50.000 dolar. Okumaya devam et