Kategori arşivi: Komik Fıkralar

Ben tüm hayatımı cemaatime adadım!

Bir vaiz öldükten sonra cennete gider. Orada bir bakar ki, bir New York taksi şoförüne kendisinden daha yüksek bir makam verilmiş.

Şaşkınlıkla Aziz Petrus’a şikâyet eder:
“Anlamıyorum! Ben tüm hayatımı cemaatime adadım!”

Aziz Petrus açıklamaya başlar:
“Biz burada cennette sonuca göre ödül veririz.”

Vaiz itiraz eder:
“Peki ama ben her pazar vaaz verdim, dualar ettim, insanlara yol gösterdim!” Okumaya devam et

Ne oluyor bana doktor

Bir kadın telaşla doktora koşar, gözleri panik doludur, darmadağınık bir hâlde anlatmaya başlar:

“Doktor, bana bir bakın! Bu sabah aynaya baktım… Saçlarım kabarmış, tel tel olmuştu, cildim buruş buruş ve solgundu, gözlerim kıpkırmızı ve fırlamış gibiydi, yüzüm sanki ölü gibi soluktu! Ne oluyor bana doktor, neyim var?!” Okumaya devam et

Telefon Konuşmalarını Kaydediyor musunuz?

Bir adam Ulusal Güvenlik Ajansı’nı (NSA) arar.

Adam: Alo, merhaba! Duyduğuma göre siz bizim tüm telefon konuşmalarımızı kaydediyormuşsunuz, doğru mu?

Görevli: Hayır efendim, öyle bir şey yapmıyoruz.

Adam: Ah, tüh! Az önce karımla konuşuyordum, bana yapılacaklar listesi verdi ama hiçbirini hatırlamıyorum! Tekrar arayıp dinlemediğimi belli etmek istemedim, o yüzden sizi arayayım dedim, belki kayıtlardan bakarsınız diye. Okumaya devam et

Üç kurbağa

Ormanda gezen üç kurbağa, havanın kararmaya başlamasıyla birlikte uyuyacak bir yer aramaya karar verir. İçlerinden biri uzakta bir ev görür ve hep birlikte o yöne doğru ilerlerler. Eve vardıklarında açık bir pencere bulurlar ve içeri girerler. Kendilerini banyoda bulurlar.

Uyuyacak yer ararken,
İlk kurbağa havlularla dolu bir çamaşır sepetine atlar.
İkinci kurbağa küvete zıplar.
Üçüncü kurbağa ise klozete atlar.

Ertesi sabah… Okumaya devam et

Neredeydin sen?

Saat sabahın üçü. Bir kadın evde sinirle volta atıyor, fizikçi kocasının eve gelmesini bekliyor. Nihayet adam kapıdan içeri giriyor. Kadın gözlerini dikip bağırıyor:

“Neredeydin sen bu saate kadar!?”

Adam mahcup bir şekilde anlatmaya başlıyor: Okumaya devam et

Stand-up

Bir stand-up komedyeni, bir huzurevinde sahne alma işi alır.

Daha gösterinin başında fark eder ki, yaşlıların çoğu pek kendinde değil. Bunun üzerine aynı şakayı iki kez anlatmayı dener… Ve işe yarar! Çünkü herkes az önce o şakayı duyduğunu çoktan unutmuştur.

Durum komedyenin hoşuna gider, aynı şakayı tekrar tekrar anlatır. Yarım saat boyunca hep aynı esprileri yapar. Ve herkes her seferinde kahkahalarla güler. Okumaya devam et

Ne Romantik!

Kadın, kocasına romantik bir mesaj atar…

“Eğer uyuyorsan, bana rüyalarını gönder. Eğer gülüyorsan, gülümsemeni gönder. Eğer yemek yiyorsan, bir lokma gönder. Eğer bir şey içiyorsan, bir yudum gönder. Eğer ağlıyorsan, gözyaşlarını gönder. Seni seviyorum.” Okumaya devam et